23 Aralık 2010 Perşembe

Boşanmış kadının durumu çok zor

1995'te kendim gibi üniversite mezunu bir hanımla evlendim. (Görücü usulü ile. Ailem uygun gördüğü için zamanla severim diye evlendim ama öyle değilmiş sevilmiyormuş.) Eşim 6 yılda küfürler etti, akrabalarımla, arkadaşlarımla görüşmemi istemedi. Ben boşanan kadının Türk toplumundaki yerini bildiğim için hep sabrettim. Bu arada yakışıklı bir de oğlum oldu ama eşimin tutarsız davranışları sona ermedi. Bir sabah artık her şeyi bitirme kararı verdim ve 2001 Haziran ayında dava açtım. 2002 Mayıs ayında boşandım. Boşanma davaları esnasında annemlerin yan köyünde bulunan ve babamın da öğretmen olması nedeniyle görüştükleri, annemlerin yere göğe sığdıramadığı bu dünya tatlısı bayan öğretmen ile tanıştım. O da benim gibi 4 yıl önce eşinden ayrılmış, benim oğlumla aynı yaş bir oğlu olan, kendi ayakları üstünde durmayı başarmış, modern ve son derece iyi niyetli biri. Eski eşime göre herkes kötüydü. Ona göre ise herkes iyi. Konuştuk, görüşlerimiz, beğenilerimiz, beklentilerimiz, en önemlisi insana verdiğimiz değerler aynı. Ailelerimizin bilgisi ile çocukları da alarak 2002 yazında tatile bile gittik, bunu başarıp başaramayacağımızdan emin olalım istedik. Ama o bir haftada ailemin kararı değişmiş. Biz onu istemiyoruz, iki çocukla siz bunu başaramazsınız, o bize namus olarak uygun değil, herkesle gezip tozmuş diye karşı çıktılar. Daha önce kısa bir süre birliktelik yaşadığı insan annemlere bir sürü yalan söylemiş. Öğretmenlik yaptığı köyden bir dul kadına atılabilecek tüm iftira ve dedikodulara maruz kalmış. Kaldı ki ben ilk tanıştığımızda tüm çıplaklığıyla her şeyi bana anlatmıştı, ben de onu her şeyiyle kabul ettim. Şimdi ailem onunla görüşmemi istemiyor. Ailemiz ikiye bölündü. Dedemler, dayım, teyzemler onu istiyor, annem ve babam istemiyor, biz ise birbirimizi daha önce hiç kimseleri sevmediğimiz kadar seviyoruz. Ailem beni evlatlıktan reddetmeye kadar işi ileriye götürdü. Sevdiğim ise ailem onu istemediği sürece benimle evlenmeyeceğini söylüyor. Artık sıkıntıdan vücudumda yaralar çıkar oldu, ne yapmalıyım? Annem ve babama kimse laf anlatamıyor. Biz ise defalarca denememize rağmen birbirimizden kopamadık. Nasıl bir yol izlemeliyiz?
Dul kadınlar
Sevgili oğlum, anlattıkların ve yaşadıkların düşünceni ne kadar da doğruluyor. Haklısın, yıllardır aynı gözlemi yapıyorum. Boşanmış kadının hiçbir hakkı yoktur ülkemizde. Ne yeniden evlenmeye, ne bir erkeğin yakınlığını aramaya, ne istediği gibi gezip eğlenmeye, ne şık giyinip güzel görünmeye... En basitinden bir erkek akrabasıyla bile görünse, hemen 'herkesle gezip tozuyor, namuslu bir kadın değil' damgası yiyiverir. İşte senin olayında olduğu gibi. Onun da yeni bir hayat kurmaya herkes gibi mutlu olmaya hakkı olduğunu hiç kimse aklına bile getirmez. Boşanmış kadın olmak, hele hele bir de çocuğu varsa, hemen dışlanmak demektir. Bırak yeni bir erkekle hayatını birleştirme çabalarını bir kenara. Evli arkadaşları bile onu eskisi kadar evlerinde görmekten hoşlanmazlar. Sanki hemen kocalarını ellerinden kapacak bir tehdit olarak görürler onu. Ailen seni zorla evlendirmiş. Doğal olarak bunun sonucunu mutsuz bir evlilik ve boşanmayla her ikiniz de yaşamışsınız. Eşin de elbette mutsuz olmuş. Seni bunca mutsuzluğa sürüklemekten en ufak bir vicdan azabı duymayan ailen... (Ne yazık ki bunlardan binlercesi var ülkemizde) Şimdi de böyle eşsiz bir mutluluğu yakalamışken, iki acılarla yoğrulmuş, mutsuz insanın yeniden mutlu olabilme umudunu bir kez daha yıkmaktan en ufak bir rahatsızlık bile duymuyor. Sebep ne? Sebep yalnızca bu genç hanımın evlenip boşanmış olması ve senden önce ‘‘Belki bu defa mutlu olurum’’ diye düşünüp yakınlaştığı bir başka erkek. Oğlum, bırak Allah'ını seversen bu kadar aile baskısı altında yaşamayı. Bırak bu kadar ezikliği artık arkanda. 35 yaşındasın. Şairin dediği gibi yolun yarısındasın. Belki o kadar bile değil. Lütfen artık kendin için yaşa. Kendin ve bu kadar sevdiğin o güzelim insan, o çok değerli dünyalar iyisi kadın için. Ve sizin mutluluğunuz içinde mutlaka huzur bulacak, mutluluk tadacak güzelim yavrularınız için. Lütfen ablanı dinle. Aileni değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder